Konuyu animelerden, dizilerden ve kitaplardan alıp bambaşka bir noktaya taşıyorum. Başlıktan bilenler postu nereden esinlenerek yazdığımı zaten tahmin edebilirler. 6.5 yıllık yurt dışında üç farklı ülkede yaşama tecrübemden sonra durumu artısıyla ve eksisiyle iyice tartma fırsatım oldu, umarım kalıcı da olabilirim. Ben yurt dışına gitmeden önce nereye ve neden taşınmama karar vermek için böyle bir öneri rehberini açıkça okumak isterdim, o yüzden hala blog okuyan 3 kişiden biri bununla ilgileniyorsa belki yardımcı olur:
Öncelikle özellikle mühendislik ve teknik pozisyonlar için ilk aşaması çok da zor olmayan bir eylem. Fakat geldikten sonra uyum sağlayamayan hatta depresyona girenleri de çok gördüm. Gelmeden önce kendine genel manada sorulacak sorular:
-Gidersem ekonomik ve sosyal olarak bana bunun katkısı ne olur? İstanbul'da bile ayrıcalıklı bir yaşam yaşarken gelip Mannheim'a ya da Dordrecht'e taşınmanın manası yok bence.
-Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerden gelenler için, gideceğim ülkede ve şehirde sosyal hayat ne kadar aktif, ne kadar kültürel aktivite var? çünkü zamanında Almanya'nın ve Hollanda'nın çeşitli küçük kasaba ve köylerinde yaşamış biri olarak İstanbul'dan gelen birine ilk aşamda direkt bu kadar küçük yerlere taşınmalarını tavsiye etmem, birden şok etkisi yaratıp depresyona sokabilir. fakat aşamalı olarak alışınca hoşuna gidebiliyor insanın, misal 200 bin nüfuslu bir şehirde ana caddede evim olduğu için arabaların sesi falan çok gürültülü geliyor artık.
- Geniş ailem ve akrabalarımla ilişkim nasıl, 35-40 tane kuzenimle, dıdısının dıdısı ile ayrı ayrı görüşmeyi ve beraber vakit geçirmeyi seviyor muyum? Geniş aile pazar kahvaltılarından gerçekten zevk alıyor muyum? Yine geniş aile whatsapp gruplarında dönen geyiklerle eğleniyor muyum? buna cevabınız evet ise bence yol yakınken geri dönün çünkü özellikle Orta ve Kuzey Avrupa'daki yaşam stili bunun tam tersi. Zaten geniş ailenize bu kadar bağlıysanız, araya ayrılık gireceğinden muhtemelen mutsuz olursunuz. k-Kültürel farklılıklar elbet olabilir (misal coğrafi olarak çok yakın olsa da Belçika ve Hollanda bile farklı)ama genelde bu kültürlerde sadece veriliyorsa çekirdek aileye değer verilir, kuzenlerini tanımaz bile çoğu. Bu soruya cevabınız eğer cevabınız hayır ise, muhtemelen mutlu bile olabilirsiniz. Çünkü gayet kişisel alanın geniş olduğu, sadece istediğiniz ve seçtiğiniz grup insanlarla iletişiminizin olduğu bir hayatınız olacak.
- Gideceğim ülkede Türk marketleri ve ıvır vızırı bulmak kolay mı? Buna şahsen cevabım evet ise daha olumlu. Çünkü kırmızı mercimeğin bile zor bulunduğu bir yerde yaşamak istemem şahsen ama yine de tavsiyem Türk mahallesinden olabildiğince uzağa fakat yine de istediğinizde toplu taşımayla ya da bisikletle kolayca ulaşabileceğiniz bir mahalleye taşınmanız. İki türlü olasılığı da deneyip en idealinin bu olduğunu düşünüyorum.
-Çalışacağım ortam ne kadar enternasyonel, ne kadar lokal? Eğer değişik milletlerden ve alt yapıdan bir sürü insanı aynı ortamda bulunduran bir yerse, bence çok da düşünmeyin, çünkü gerçekten en güzeli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder