1 Mayıs 2021 Cumartesi

Hyrule Warriors: Age of Calamity

 


Ailenizin yeni yetme gamer'ı geldi, efendim. Breath of the Wild'dan sonra bu oyunun trailer'ını görünce çok heyecanlanmıştım. Doğum günümde hediye olarak da gelince hemen işe koyulup oynamaya başladım. Oyunda 30 saat üzeri geçirip yan görevlerde yeterince zaman harcayıp, ana görevlerin de 60%'ını falan tamamladığıma göre bence artık blog postu da yazabilirim.Bu oyun hikaye olarak Breath of the Wild'dan 100 yıl önce Calamity Ganon'un uyanmasını ve Divine Beast'lerin savaşını anlatıyor. Bunu da bize corrupt olmadan önce minik bir druid'in yani gardiyanın zamanda geri giderek Zelda'yı uyarmasıyla gösteriyorlar. Bu küçük gardiyan da bize sürekli Zelda ve Link'in yanında bipleye bipleye dolaşarak biraz R2D2 havası vermiyor değil. Eğer BOTW 2 gibi açık haritada aşırı geniş evrenin birçok karakterle keşfi gibi bir oyun bekliyorsanız, hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz. Çünkü bu oyun evren olarak BOTW'daki Kakariko, Hateno, Gerudo, Zora, Akkala, Death Mountain, Tabantha Frontier gibi aynı lokasyonları ve hatta aynı dizaynları barındırsa da açık harita oynanan bir oyun değil.  Onun yerine daha çok görevler ve dövüşe dayanıyor (wikipedia'ya göre hack and slash oyunu). Fakat amacınız Hyrule'da vakit geçirmek, divine beast pilotlarını ve diğer yan karakterleri daha iyi tanımak, bol bol cut scene izleyerek Link  BOTW'da Shrine of Resurrection'da uyanmadan önce Ganon'la 100 yıl önceki savaşta neler olduğunu görmek istiyorsanız, bu oyun daha çok size göre olabilir.

Oyunda ana görevler 7 chapter'dan oluşuyor: ilk başta divine beast pilotlarını tek tek memleketlerinde ziyaret edip onlar için bazı görevleri tamamlayıp (veya onlarla savaşıp) onları Zelda ve Link'e katılmaya ikna ediyorsunuz sonra yiga clan, Korok Forest gibi beraber keşfedilen görevlere dalıyorsunuz ve en son ana görevler daha çok Ganon ve onu yenmeye dayanan missionlara dönüşüyor. Bunun yanında onlarca yan görev var, ve yan görevlerin çoğu zaman kısıtlamalı. Hatta bazıları ana görevden çok daha zor olabiliyor. Misal yan görevlerden birinde Link önce 4 dakika içinde 2 normal mokoblin, 1 fire mokoblin ve 1 hinox'u öldürüp açılan kapıdan geçince de 3 dakika içinde bokoblin ordusuna ek olarak 2 blue mokoblin, 1 fire mokoblin ve 1 lynel'i (oha) yenmesi gerekiyor. Oyun benim gibi dövüşlü savaşlı oyunlara çok alışık olmayanlar için bile BOTW'daki rune mekaniklerinin çok güzel yedirilmesi, özel güçlerin her karaktere özgü evrimi ile yine de çok zevkli bir hale gelebiliyor. Hatta oyunun zevkini exponential olarak arttırmak için en büyük tavsiyem ise dublajı Japonca seçmek! İngilizce altyazılar yine devam ettiği için karakterlerin 100 kat daha iyi Japonca seslendirilmesiyle interaktif bir anime deneyimi yaşayıp nerdgasm geçirebilirsiniz, benden söylemesi. Bundan sonra ilk işim BOTW'daki dil ayarlarını da değiştirip Japonca yapmak olacak :)

Bu oyunun özelliği diğer Hyrule Warriors oyunlarındaki gibi birden fazla karakterle oynanabilmesi. Link dışında Zelda, Impa, Mipha, Urbosa, Revali, Daruk, hatta ve hatta Hestu gibi çeşitli karakterlerle bu oyunu oynayabiliyoruz. Öyle tek karaktere takılı kalma durumu da yok, bir göreve 2-3 karakter birden gidip karakterleri haritada farklı noktalara yönlendirip görev boyunca karakterler arasında değişim yaparak görevi beraber takım halinde bitirebiliyorsunuz ki, bazen bu özellikle zamanla yarıştığınız yan görevlerde aşırı zevkli bir hale gelebiliyor! Diyelim ki Link, Mipha ve Impa ile gittiniz, Link'in yanında healer olarak Mipha'yı destek ekibi olarak tutup Impa'yı harita bitirilmesi gereken diğer zorlu görevlere gönderip onun canavar hızından ve keskinliğinden yararlanarak görevi hem vaktinde bitrip hem de extra XP'leri ve itemları toplayabiliyorsunuz. Karakterlere gelirsek en ama en favorim hatta bazen Link yerine tercih ettiğim Impa oldu. Onun dışında Link yine, bildiğimiz Link, yine konuşmuyor ama diğer karakterlerin Japonca seslendirmesi çok tatlı olmuş. Link ve Impa dışında Mipha'yı oynamak da güzeldi. Zelda aka Hime-sama ve Urbosa ise maalesef biraz hayal kırıklığı oldu bende. Urbosa'nın şarj edip kılıcıyla şimşekler çaktırması ve özel gücünün yeterince yıkıcı olması hoş olsa da kısa mesafe savaşlarda Impa ve Mipha'ya göre başarısız buldum. Zelda Hime-sama ise silahlarla değil sadece rune'larla savaşıyor. Rune kullanımında haliyle diğer karakterlerden üstün olsa da, kılıç ve mızrakla savaşamadığı için yine kısa mesafe dövüşlerde biraz savunmasız kalıyor. Zelda'nın diğer bir gücü ise bow of light'ı bulduktan sonra luminscience hale gelip daha güçlü olmasıymış. Henüz oraya gelmediğimden çok konuşamayacağım ama umarım o kısımlardan sonra Zelda daha aktif bir karakter olabilir, çünkü bu oyun için heyecanlarımdan biri de sonunda Link yerine Hime-sama'nın dövüşmesini de görebilmekti. Sheikah slate ile dövüşlerinde hayal kırıklığı olsa da umarım Bow of Light'ı kuşanmış Lumiscience Hime-sama beklentilerimi karşılar. Onun dışında, Revali'nin uçuyor olması ve havadan bombalar yağdırabilmesi diğer karakterlere göre biraz avantaj kazandırsa da kendisi tam bir smug bastard olduğu için onun karakteriyle oynamak çok içimden gelmedi pek. Daruk ise her zamanki Goron sıkıcılığında, hem BOTW için hem de bu oyun için bence Goron kısmı olmasa da olurmuş ama belki onun da seveni vardır. Bir bak Akkala'ya, Gerudo'ya, Zora'ya bir de Goron'a... Hiç yani!  Hestu ise daha çok komik bir karakter olmuş çünkü, dövüşmek yerine makaralarıyla dans edip diğer Korokları çağırıyor ve böylece düşmanları tokatlıyor, ahaahaha.

Bu postu bitirmeden oynamayı sevdiğim üç karakterin güçlerini biraz daha detaylı açıklamam isterim:

Impa (The best girl!)
                                             image: linkmstr youtube

Impa, aka royal advisor BOTW'daki yaşlı haline kıyasla burada yani 100 yıl önce, torunun çok benzeri minyon bir hatun. Silah olarak Kakariko kodachi ve faithful kodachi kullanıyor, kartlar ve sheikah kabilesine özgü takdikle  gayet dakik ve hızlı normal ataklarını yapıyor. Özel gücü ise düşmanlardan 3 tane ve daha fazla sembolü absorbe ettikten sonra shadow clone'lar oluşturabilmesi attack barı dolunca da özel bir bomba gücüyle düşmanın health bar'ının canına okuyabiliyor. Sembol absorbe etmesi kolay olduğu için atak barı kolayca dolabiliyor ve bunu birçok kez tekrarlayabiliyor. Özel bomba atağı sembol absorbe etmeden kocaman komik bir kurbağa olarak çıkarken sembol absorbe ettikten sonra bomba varillerini düşmanın etrafına döşeyip havadan patlatmasıyla oluyor. Impa özellikle yiga klanı gibi hızlı hareket eden ve kalabalık düşmanlara karşı ideal, canavar gibi hepsinin hakkından kolayca gelebiliyor. Rune kullanırken stasis ve bomba atakları da çok etkili. Büyük ve güçlü düşmanları da hızlı ataklarıyla yenebilirken, kalkanı olmadığı için bir vuruşta çok canını alabilen yiga başkanı Sooga, hinox veya muldoga canavarı gibi düşmanlara karşı Link'e karşı dezavantajlı ama bu genelde görevlerde Mipha yerine Impa'yı tercih etmeme bu engel değil. Çünkü bu kız süper, Impa go ma girl!

Mipha (minna o mamorutai!)

                                           image: Polygon

Link'e platonik aşık olan Mipha'yı BOTW'dan zaten tanıyoruz. Impa kadar olmasa da bu oyunda favorilerimden oldu. Mipha trident ya da Zora spear ile havadan ataklar yapabiliyor ve balık gibi süzülerek çok hızlı koşabiliyor. Özel atağı bir su hüzmesi fışkırtarak kendini de havalandırmak, attack barı dolunca ise heart'larının çoğunu doldurup düşmanları kısa süreli püskürtebiliyor, ayrıca healer'lık görevi sadece kendine değil de, kendi perimetresinde olan diğer karakterlerin de kalplerini yenileyebildiği için uzun süreli ve bol hasarlı görevlerde takımda olması gereken bir karakter. Impa kendi başının çaresine bakabilse de Link ve Mipha'yı genelde aynı lokasyonlara gönderip garanti altına almayı daha yararlı buldum. Özellikle Tabantha Frontier'de Revali'ye karşı bir savaşta bombalardan çok zarar gören Link'i rejenere ederek çok işe yarar bir takım arkadaşı oldu. Ayrıca görece yavaş hareket eden ama molduga gibi canavarlara karşı da bu rejenerasyon yeteneği çok etkili oluyor. Sadece normal rune özelliklerini, bomba atağını pek beğenmedim çünkü Impa ve Link gibi precise değil, sadece bombayı kendi önünde yuvarlayarak atıyor sonra bomba birden fazla patlama yapıyor. Stasis yeteneği ise eh işte.

Link-u (The Silent Knight)

                                            image: Polygon

Gelelim sessiz oğlan Link'e. Link normal attaklarında tek el ve çift el silahları ve genel olarak BOTW'daki tüm ekipmanları kullanabiliyor. Çift el kullanılan silah atakları (balta vs) daha güçlü olmasına göre yavaş olduğundan çok etkin bulamadım.  Tek el silahlarda ise epey hızlı ve etkin ama çift el silahlar kadar güçlü değil. Asıl olayı master sword'dan sonra oluyor, o zaman hem önüne geleni hıphızlı yarıp biçerken hem de atak barını hızlıca doldurabiliyor. Rune kullanımında bombayı birden fazla atabilmesi etrafı düşmanlarla çevrili olunca iyi işe yarıyor. Onun dışında ok atabilmesiyle de hinox'lara ve stone thaluslara karşı yine Link'i en etkili karekter yapıyor. Özel gücü ise atak barı dolunca (özellikle master sword'la çok daha etkili) kılıcının parlayıp etrafında bir dönme turu atarak düşmanın health bar'ını epeyce indirebilmesi. Hadi yine iyisin Link, Hime-sama'ya iyi göz kulak ol.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder